ŞEKERCİ açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Aynı delikten ısırılmak, tecrübeyi dikkate almayan yönetsel zafiyetin bir başka ifadesidir. İlaveten, sıralı hata yapmak ise “Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” gibi bir sürecin fitilini ateşleyebilecek muhtemel sorunları beraberinde getirecektir.
Proje okul atama sürecinin, zamanlaması, usulü ve süresi bakımından neden olduğu komplikasyonlar ortada. Nisan ortasında atamaların açıklanıp, Haziran ayında ayrılma başlama işlemlerinin yapılacak olmasının, olayın tek masum tarafı olan öğrenciler üzerinden yeni bir kaosa neden olacak bir zaafiyete neden olacağını bilmek için kâhin olmaya gerek yoktur.
Bugün ziyaret ettiğimiz sıradan bir proje okulunun -ki norm kadro fazlası olanlar dahil 6 öğretmenin atanamadığını öğrendik- önünde toplanan mezun öğrencilerin ve olayı koordine eden kimliği belirsiz kişilerin olması, sürecin nereye evrilmek istendiğinin kanıtı olmaya yeterli bir örnektir sanırım. Kaldı ki daha köklü okullarda olup bitenleri ise hep birlikte müşahede ediyoruz.
Hani sıralı hata demiştik ya; işte tam da buna örnek olacak bir sürecin daha içerisindeyiz. Norm kadro fazlası öğretmenlerin fiili durumları dikkate alınmadan atanacak olması, re'sen atama konusunda ısrar, aynı çuvala proje okullara atanamayan öğretmenlerin de sokulması izahı gayrı kabil bir durumdur.
Peki, ceketin yanlış iliklenmesi ile başlayan bu sürecin en az zararla atlatılması için ne yapılmalı?
Norm kadro fazlası atamalarından vaz geçilerek-amiyane tabirle- ortadaki cenaze misali proje okullara atanamayan öğretmenlerin, bir an önce atamalarını sağlayacak takvimin işletilmesi ve sonuçların ivedilikle açıklanmasıdır. Elbette, proje okullara atanamayan öğretmenlerin hukukî hakları saklıdır. Bu konuda üyelerimizin davalarını takip edecek, herhangi bir sendikaya üye olmayan arkadaşlarımıza ise hukukî danışmanlık hizmeti sunacağız.
Öğrencilerin üzerinden kayıkçı kavgasına fırsat vermeden bu sürecin suhuletle ve yeni atananların göreve başlatılması ile sürecin görece normalleşmesinin mümkün olacağı ortadadır. Norm kadro fazlası öğretmenlerin atama sürecinin ise önümüzdeki eğitim öğretim yılını dikkate alacak norm güncellemesi sonrasına ertelenmesi krizin daha fazla büyümesine de engel olacaktır.