İzmir’de Karşıyaka Belediyesi şirketi Kent AŞ’de çalışan işçiler, ücret alacakları için sendikanın (Genel-İş) aldığı karar doğrultusunda pazartesi günü 13.00-17.00 saatleri arasında iş bıraktı. 1 Nisan’dan bu yana toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecinde olan işçiler iki hafta sonra greve çıkmaya hazırlanıyor. Tüm sosyal haklar ve ikramiyeler dahil olmak üzere aylık ücretleri 32 bin lira civarında olan işçiler, yıllardır ücretlerinin parça parça ödenmesi nedeniyle ciddi zorluklar yaşadıklarını söylüyor.
4 yıldır ücretlerini parça parça aldıklarını belirten işçilerden Cengiz Halıcı, “Cemil (Tugay) başkandan başladı, Yıldız (Ünsal) başkan döneminde de devam ediyor. Artık sabrımız kalmadı. TİS sürecindeyiz ama başkan para olmadığı gerekçesiyle masaya oturmuyor. İnsanlar ağustosta ne maaş alacağını bilmek istiyor” dedi.
Ücretlerinin tamamını beklerken bayramdan önce 4 bin lira yattığını anlatan Halıcı, şöyle devam etti: “Bayramı 4 bin lira ile geçirdik. 10 gün sonra 10 bin lira yattı. Hâlâ 15-20 bin lira alacağımız var. Kiralar 15 bin lira olmuş. Ev sahibine, bankaya ne dememizi istiyorlar? Maaşlarımızın düzenli ödenmesini talep ediyoruz. Hangi parti olursa olsun biz burada emeğimizin karşılığını, alın terimizin ücretini istiyoruz.”
"TELEFONUM BORÇ MESAJLARIYLA DOLU"
8 yıldır Kent AŞ’de çalışan, bir çocuğu ile tek başına yaşayan Dilek Sarı’nın tek geliri ücreti ama onu da alamıyor. Lise öncesi kızını etüde verdiğini belirten Sarı, yaşadıkları zorlukları şöyle anlattı: “Bunun için çektiğim ve ödeyemediğim krediden dolayı yeniden kredi çektim. 5 ayda 25 bin lira sadece faize gitti. Benim işe gelecek yol param yok. İnsanlardan istemeye utanıyorum. Maaşı parça parça almak hiçbir işe yaramıyor. Telefonum ödenemeyen taksit ve fatura mesajları ile dolu.”
Özen İkizler, Latife Hanım Köşkü kafesinin sorumlusu. Zorunlu ihtiyaçlar dışında sosyal ihtiyaçlarının da bulunduğunu vurgulayan İkizler, “Maaşımızı aldığımızda kendimize aldığımız küçük bir toka bile bizi hayata bağlayıp mutlu ediyor. Sadece iş verimliliği ile ilgili değil bunlar, mutlu olamıyoruz bu koşullarda. Bu bizim insani hakkımız. Biz kendimizi değerli hissetmezsek topluma da değer katamayız. Bireysel hak, toplumsal hakka dönüştü. Bu bizim için çok elzem hale geldi” dedi.
"EVDE ARTIK İNTERNET YOK"
Çocuğuyla tek başına yaşayan bir kadın olduğunu dile getiren İkizler şunları söyledi: “Evde internetim yok artık, faturamı ödeyemedim. Artık kredi kartı ile döndürmeye çalışacak bir durum da kalmadı. Arkadaşlarla birbirimize destek olmaya çalışıyoruz evet ama artık döndürememeye başladık. Bugüne kadar hep düzelme umudu vardı. Artık yapabileceğimiz bir şey kalmadı.”
CHP’li belediyelerin iktidarın baskısı altında olduğunun farkında olduğunu dile getiren İkizler, “Biz birtakım zorlukların farkındayız ama bir de yapılabilecekler var. Bir yönetimin, geldiği zaman bir önceki yönetimi eleştirip yine aynı şekilde hatalara devam ettiğinin de farkındayız. Biz de CHP’ye oy verdik. Ama burada aslında A partisi B partisi değişmiyor” dedi.
"BELEDİYE İSTERSE ÇÖZER"
Her dönem yeni yönetimin para olmadığı gerekçesi ile üç ay müsaade istediğini ifade eden Ali Haydar Tuna, “Kasada para olup olmaması benim sorunum değil. Ben 8 saat çalışıyorum, emeğimin karşılığını istiyorum. Temmuzdayız, henüz mayıs maaşından 14 bin lira aldık. Her ay 3-4 bin lira faiz ödüyoruz” dedi.
Belediyenin bu sorunu çözebileceğini söyleyen Tuna, “Sadece CHP ile alakalı değil, işçiye geldi mi hepsi aynı. 15 gün sonra grev kararı asılacak. Belediye başkanı hiçbir şeye yanaşmıyor. Geçen dönemin TİS’inden kalan 6 bin liralık farkı daha iki ay önce verdiler. 2022’de 6 bin liraya 4-5 çeyrek altın geliyordu. Hep işçi kayıpta. Net ücretimiz aslında asgari ücretten bin lira fazla. Önce işçinin parası ödenmeli, başka yerlerden kısıntıya gidilmeli” dedi.
Tuna sendikanın da etkili eylemler yapmakta geç kaldığını dile getirerek, “Belediyenin diğer şirketi Personel AŞ işçileri de bu eylemde bizimle dayanışmalıydı” dedi.